AKNE TEDAVİSİNDE KULLANILAN İZOTRETİNOİN ETKEN MADDELİ İLAÇ HAKKINDA BİLGİLENDİRME
Uzun yıllardır akne (sivilce) tedavisinde yaygın olarak kullanılan izotretinoin etken maddeli ilaçlar (Roaccutane, Zoretanin, Aknetrent, Acnegen vb.) sizleri olumsuz yönde etkileyebilecek yanlış ve yanıltıcı bilgileri aydınlatmak için Türk Dermatoloji Derneği tarafından bu bilgilendirme hazırlanmıştır.
-
Bu ilaçlar, 1980 yılından beri FDA onayıyla tüm dünyada kullanılmaktadır ve güvenliği ile ilgili giderek daha fazla veri elde edilmektedir.
-
Bu ilaç, özellikle sık tekrarlayan, şiddetli ve iz bırakan sivilce tedavisinde, diğer tedavilere yanıt alınamadığı durumlarda kullanılmaktadır. Sivilceler, hastaların psikolojisini olumsuz etkilemekte, hastalar tedavi için birçok doktora başvurmakta, çok sayıda kozmetik ürün satın almakta ve bu süreçte psikolojik olarak yıpranmaktadır.
-
İlaç, hastaların yaklaşık %65-70’inde kesin çözüm sunarak, psikolojik yüklerini hafifletmekte ve psikolojik durumlarını iyileştirmektedir.
-
İlacın bazı hastalarda depresyona neden olduğu ve hatta intihara sürüklediği iddia edilmektedir. Ancak, yapılan geniş çaplı araştırmalar, yalnızca depresyona eğilimli hastalarda bu durumu bir miktar artırabileceğini, bu grupta dikkatli olunması gerektiğini göstermiştir. Bununla birlikte, hastaların %80-90’ında tam tersine psikolojiyi iyileştirdiği görülmüştür. Yapılan araştırmalarda, ilacın intihar riskini artırmadığı kanıtlanmıştır.
-
İlaç kesinlikle kısırlığa yol açmamakta, ancak kullanım süresince gebe kalınmaması gerektiği için korunma önerilmektedir. İlacın bırakılmasından 8 gün sonra vücuttan tamamen atılmakta olup, 1 ay sonrasında gebe kalınabilmektedir.
-
İlaç kansere neden olmamakta, aksine nöroblastoma, lenfoma ve bazı deri kanserlerinin tedavisinde yüksek dozlarda kullanılabilmektedir.
-
İlaç, derideki yağ bezlerini kuruturken, normal deriyi de kurutmaktadır. Bu nedenle tedavi sürecinde nemlendirici kullanımı gerekmektedir. Ancak, iç organları kurutmak gibi bir etkisi kesinlikle bulunmamaktadır.
-
Karaciğeri tahrip etmemektedir. İlacın ilk kullanıldığı yıllarda her ay kan tahlili yapılarak takip edilmesi önerilirken, günümüzde sık aralıklarla karaciğer tahlili yapılmasına gerek kalmamış olup, sadece belirli aralıklarla tetkikler yapılarak kontrol edilmektedir.
-
İlacın böbreklere hiçbir yan etkisi bulunmamaktadır.
-
Kan yağlarını bazı hastalarda hafifçe artırabilmektedir, ancak bu artış tedaviyi durdurmayı gerektirecek düzeyde değildir ve tedavi sonlandığında kan yağları normale dönmektedir.
-
Sivilce, dünyada en sık görülen ilk 10 hastalık arasında yer almakta olup, özellikle ergenlik ve erişkin dönemlerinde sık görülerek hastaların yaşamını olumsuz etkilemektedir. Biz dermatologlar olarak, 40 yılı aşkın süredir kullandığımız ve yan etkilerini, çözüm önerilerini çok iyi bildiğimiz bu ilaçla ilgili, sırf reyting elde etmek amacıyla yalan yanlış bilgiler paylaşılması nedeniyle hastalarımızın bu tedaviden mahrum kalmasını istemiyoruz. Bu nedenle kamuoyunu bilgilendirmek ve sivilcenin dermatologlar tarafından tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğunu hatırlatmak istiyoruz.